Tarihe en büyük savaş diye geçsin k.çımızla devirdiğimiz dağ gibi aşklar.

içimde çok fazla kelime var birikerek çoğalmış. ve ben, melankoliden mümkün olduğunca uzak durmaya çalışıyorum, kendime küçük mutluluklar hediye edebilmek için. ara ara, özellikle akşam vakti, içimde cılız yanan floresan lamba gibi ortaya çıkabilen bu hissiyatı, yazarak kuvvetlendirmekten şiddetle kaçınıyorum. Lakin üfleyerek sönmüyor, fırlatıp atıyorum. azcık kırılıyorum.
bu yüzdendir ki, bu şey, yazı değil,bir yazmayı engelleme çabası.
ve başlığı, Küçük İskender'in lambama en az oniki voltluk katkısı.

Hiç yorum yok:

Vitrindeki Van Gogh

Kötü bir rüya gördüğümü söylediğimde, “Sus, sakın kimseye anlatma. Suya anlat. Akıp gitsin” derdi anneannem. Ben de koşa koşa bahçedeki ta...